Modern çağın gizli takıntısı: Mutluluk korkusu! Çocukken bunları yaşadıysanız dikkatli olun.
Klinik psikolog İrem Uyar, birçok insanın mutluluktan sonra kötü bir şey olacağından korktuğunu söylüyor:
“Mutluluk geçici bir duygu olarak görülüyor. “İnsanlar bu güzel anların hemen ardından olumsuz bir durumla karşılaşacaklarına inanırlar ve bu düşünce onların mutluluğu tam olarak deneyimlemelerine engel olur.”
GEÇMİŞ DENEYİMLER KORKUSUN TEMELİNİ OYNUYOR
Mutluluk korkusunun kökeni genellikle çocukluk yıllarına dayanır. Klinik psikolog İrem Uyar'a göre çocukluk döneminde duygusal ihtiyaçları karşılanmayan ya da cezalandırıcı tutumlarla büyüyen kişiler, mutluluklarının tehdit altında olduğunu hissediyor. “Çocukluğunda yaşadığı mutlu bir anın hemen ardından cezalandırılan bireyler, yetişkinlik döneminde bu mutluluğun ardından kötü bir şeyin geleceğini düşünmeye başlar. “Bu nedenle mutluluğu suçluluk veya kaygıyla ilişkilendiriyorlar” diyen Uyar, şöyle devam etti: “Bu kişiler, olumlu duyguların ardından tehlikenin geleceğini düşünerek mutlu olmaktan veya bunu çevreleriyle paylaşmaktan kaçınırlar.”
KÜLTÜREL İNANÇLAR DA ETKİLİDİR
Mutluluk korkusu yalnızca kişisel deneyimlerden değil aynı zamanda toplumsal inançlardan da besleniyor. Türkiye'de sıklıkla kullanılan “Çok gülen çok ağlar” ve “Nazara değer” gibi atasözleri insanlarda mutluluklarını saklama ihtiyacı hissettirir.
Uyar, bu tür inançların bireylerin mutlu olmaktan korkmasına neden olduğuna dikkat çekiyor:
“İnsanlar mutluluklarını paylaşmaktan korkuyorlar. “Hedef olma veya mutlu olmanın bedelini ödeme korkusu, insanları mutluluklarını bastırmaya itiyor.”
Mutluluk korkusunu yenmek için bireyin bu kaygıların farkında olması ve geçmiş deneyimlerle yüzleşmesi gerektiğini belirten klinik psikolog İrem Uyar, mutluluğun da diğer tüm duygular gibi doğal bir süreç olduğunu ve kişinin kendisini bu duygudan mahrum bırakmaması gerektiğini vurguladı.
Klinik psikolog İrem Uyar ise şunları söyledi: “Mutluluğun paha biçilemez olduğu düşüncesini benimsemek, bu korkunun aşılmasında önemli rol oynuyor. Mutluluğu keyifle yaşamak ve paylaşmak, bireyin ruh sağlığına da olumlu etkiler yapıyor” dedi. Uzmanlara göre bireylerin bu duyguyu saklamak yerine cesaretle yaşamayı öğrenmeleri ve toplumsal inançların değişmesi halinde mutluluk korkusunun önüne geçilebilir.
(İHA)
